RADYOOVACİK
  KİRLETİLMEK VE KİRLENMEK
 

Hüseyin Dedesoy

          
         KİRLETİLMEK VE KİRLENMEK
KİRLETİLMEK VE KİRLENMEK

 

Ahlâk kavramı, müslüman topluluklarda daha çok « namus » kavramıyla eş değer olarak bilinir. Oysa türkçedeki ahlâk kavramının karşılığını başka bir dilde düşünmeye çalıştığınız da anlamını daha iyi yakalıya biliyorsunuz. Mesela bir çok dilde « Moral » diye söylenir ve bilinir. Bir toplumun Morel değerleri de o toplumun ana karekterini belirler ; tıpkı kişinin ana karekterini o kişinin morel, yani değer yargıları belirlediği gibi.


Hiç unutmam hani 1970 li yıllarda Avrupa’ya ilk çalışmaya giden işçiler vardı ; Bunlar yıllık izinlerinde, senenin farklı mevsimlerinde memleketlerinde geçirmek için gelirlerdi. Ben en çok kışın gelenleri hatırlarım ve çokta severdim. Her akşam insanlar gider o gelenin etrafında toplanır ve agzında çıkacak bir çift sözü can kulağıyla dinlerdi. Bizim de bir Api Husen (Hüseyin amca)mız vardı, meseleleri o kadar allandıra, ballandıra anlatırdıki insanlar anlattıklarının gerçekmi, yoksa hayal mi olduğuna bir türlü karar veremezdi.



Mesela anlattığı bir olayı hiç unutmam. Derdiki «  Aaa… kıcık Almanya’da sabahleyin kalkıp işe giderken evlerin önünde kaplar, tencereler görürsünüz, o tencerelerin üstünde yada içinde para vardır. Sabah erken saatlerde sütçü dolaşır her evin önüdeki tencereyi alır parası kadar sütü doldurur, ve yerine koyar. Eğer paranın üstü kalmışsa onu da kapağın üstüne bırakır ve gider. Ev sahibi kalkar sütünü ve kalan parasını alır içeri girer »



Buna inanamazdık , nasıl olur yani ? o paraya kimse dokunmazmı, tenceredeki bekliyen süte kimse bir şey katılmazmı, o sütü ve parayı alıp götürmezmi …? gibi sorularla şaşa kalırdık…! Ama gerçekti , aynen öyle yapılıyormuş bir zamanlar Avrupada. Ne zaman ki her şey kirlendi, işte o zaman güven de, inanç ta ve saygı da kalmadı. Günümüzde ise her kapıda polis bekler oldmuş.



Memleketimizde ise insan ilişkileri ve insani durum daha da kötü ve daha da kirlenmiş bir hal aldı. En önce, en temiz degerlerimizi yok ederek bizi kirletmeye başladılar. En önce en doğru yanlarımıza vurarak bizi yok etmeye çalıştılar;


 
Hani Dünya Anna da demişti ya 


« …daha dün gibi aklımda çocukluğum…Yediğimiz ekmek de içtiğimiz su da tertemizdi.  
Havada gül kokusu vardı o zamanlar…Ne zaman ki süngülendi bebekler,…Ve ben körolası gözlerimle gördüm.   Ne zaman ki sürüldük o Jar û Diyar ülkesinden, »



Havada gül kokusunun kalmadığı çok uzun yıllar oldu tabi,. O Jiar û Diyar elinde dağdaki menekşe ve gül kokusuna barut kokusu, kan kokusu, kirlenmiş insan kokusu karıştı…ve halada karışıyor. Şimdilerde ise temel değer yargılarımız ve insani yanımızla oynamaya başladılar.



Önümüzdeki aylarda her yerde olduğu gibi memleketimiz Dersimde de mahali seçimler olacak, İnsanlar Mahalesini, Köyünü, Nahiyesini, İlçesini ve İlini yönetecek kişileri , idarecileri  temsilcileri seçecekler. Ama ülkemizin her bir köşesini zaptı rapt altına alan o kirli mantık, o karektersiz ruh hali, burda Dersimde de insanımızı kendi isteği ve kendi vicdanıyla baş başa bırakmak istemiyor. Ona yasaklar, baskılar, dayak ve olümler kar etmediğini görüp anladığı için şimdi de para ve pulla kandırmayı ve satın almayı deniyor.


Dersimi ve Dersimlileri en hasas tarafında vurmayı, en temiz yerlerinde kirletmeyi düşünüyorlar, denemeye çalışıyorlar, bunu umut ediyorlar... !. Son careleri işte bu,,,olur ya…ya tutarsa ?


Haber sitelerinde, gaztelerde, basın yayın ajanslarında günlerce bu tartışıldı. İlk heberi Dersimnews.com verdi « …Dersimde beyaz eşya dağıtan bir kamyon …» daha sonra bu verilen haber üstüne Dersimin sivil kurum ve kuruluşları harekete geçti. « İlimiz de AKP nin seçim vesilesiyle, ‘yardım’ adı altında verdiği rüşveti kabul etmiyoruz…, bize yapılan bir hakaret ve suç olarak kabul ediyoruz.. » diyip YSK ye suç duyurusunda bulundular. İşte Dersimlinin ilk onurlu tepkisi bu oldu. Ama arkasında bazı düşüncenin ve kirlenmiş mantığın temsilcileri utangaçca da olsa  «…nolacak eşyamı alırım, oyumuda vermem …» biçiminde çok bireysel ve kişisel çıkışlarda bulundular....yine bu da kar etmedi Dersimliye.



Sonra kirlenmiş ve kirletilmiş ruhun ve düşüncenin temsilcisi devreye girdi.


Bakın ne diyor :


«…haberlerde dinledim. Seçimlerde yardım dağıtılıyormuş. Buna ilişkin bir şey söylemek istiyorum. İhtiyacı olan yoksul halkımız bunları alabilir. Oltadaki yemleri alsınlar ama oltaya takılan balık olmasınlar. Oylarını kesinlikle vermesinler… »


 


 Bu sözleri söylüyen adam kendini  bir halkın kurtarıcısı olarak görüyor. Bir milletin umudu, en yüksek kattaki temsilcisi olarak görüyor. Ne diyor biliyormusunuz ?; Sahtekarlık yapın diyor, dolandırıcılık yapın,… Söz verin ama sözünüzde durmayın diyor. Yalancı olun diyor, yani hiç önemi yok demek istiyor, para ve pul için her şeyi yapın diyor…. Kısacası sizde kirlenin diyor, sizde kirlenin ki diyerleri gibi ben daha rahat hükmedeyi diyor…, Yani benim gibi… her kes gibi kirlenin…Nolacak ? balık olun, yemi yiyin ama yakalanmayın, Burada da güya uyanık olmaları gerektiğinin uyarısını yapmış oluyor. Bir gün sorarlarsa diyecekki ben uyarmıştım,söylemiştim hırsızlık yapın ama yakalanmayın. Acaba şu yer yüzünde bundan daha iki yüzlü bir karekter ve politik kişilik nerde olur başka? Bir halk ancak böyle kirletilir ve değerleri yok edilir işte… !!!


 


Dersimliler yıllardır devletin dayattığı köy koruyuculuğunu nasıl red ettiyse bu iki yüzlü haraç ve rüşvet politikalarını ve onların temsilcilerini de red etmeli. Balığını da, holtasını da, yemini de verenlerin atanların, önerenlerin boğazına sokmali.


 


İnsan kişiliği ve onurun henüz parayla satın alınmıyacağını ve satılmıyacağını göstermeli. Göstermeliki gelecekte başı dik ve onurluca o topraklarda insanlığın yegane temsilcisi olduğunu ispatlasın.


 


Dersimli diyer komşularına benzemez. O Ziyaretlerin ve İnananların ülkesinin çocuğudur. Jar û Diyarın evladıdır.


 


Saygı ve Sevgilerimle

 

 
        

 

 

 

myspace graphics

**** Ad: Yaoti ***




 
   
 
***

 

****
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol